
Ortadoğu’da adeta yangın var
Gaziantep Ticaret Odasında (GTO) haziran ayı olağan meclis toplantısı, Meclis Başkanı M. Hilmi Teymur Başkanlığında Yönetim Kurulu, Meclis ve Disiplin Kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi....
Meclis toplantısında yaptığı
konuşmada jeopolitik risklere değinen Meclis Başkanı M. Hilmi Teymur, “Maalesef
etrafımız ateş çemberi. İran-İsrail savaşı bunun son örneği. Bu çatışmalar
gelecek açısından oldukça endişe verici. Türkiye olarak güçlü olmak,
zorundayız. Bizler de iş insanları olarak ülkemiz için daha fazla çalışacak,
daha fazla üreteceğiz. Bu coğrafyada yer alıyorsak bunun gerekliliklerini
yerine getirmeliyiz" dedi.
Meclis toplantısında GTO’nun
haziran ayında yaptığı çalışmalar hakkında Meclis üyelerini bilgilendiren GTO Yönetim
Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, İran-İsrail savaşının ekonomik boyutunu
değerlendirerek “İran ile İsrail arasında yaşanan çatışmalar, sadece sınırları
değil, ticareti, güveni ve istikrarı da tehdit ediyor. Maalesef bu çatışma,
ABD’nin de dâhil olmasıyla daha tehlikeli bir pozisyona geldi. Gaziantep gibi
sınır hattına yakın, ihracat odaklı bir şehir için bu gelişmeler, taşımacılık
maliyetlerinden lojistik sürekliliğe kadar pek çok alanda risk
oluşturuyor" ifadesini kullandı.
Hürmüz boğazının kapatılma
tehlikesinin uluslararası ticarette büyük bir risk oluşturduğunu, üretim
maliyetlerine ciddi baskı yapabileceğini söyleyen Yıldırım, karayolu
taşımacılığıyla Orta Doğu’ya yapılan sevkiyatların şu anda daha pahalı ve daha
güvencesiz hale geldiğini, İran üzerinden açılan Orta Asya koridorları ve
alternatif güzergâhların sorgulandığını belirterek şöyle devam etti:
“Bu da Türk ihracatçısının yeni
çözüm arayışlarını hızlandırıyor. Tüm bu tablo, bize bir kez daha bölgesel
istikrarın iş dünyası için ne kadar hayati olduğunu gösteriyor. Bu süreçte
şehrimizin dış ticaret reflekslerini güçlendirmemiz, alternatif pazarlarla olan
bağlarımızı artırmamız ve özellikle lojistik çeşitliliğimizi artıracak
projelere odaklanmamız gerekiyor. Mevcut pazarlarımızda güçlü kalmaya
çalışırken, yeni pazarlara açılmak artık bir seçenek değil, bir zorunluluk
halini aldı. Dolayısıyla bu koşullarda, üretim ve ihracat gücümüzü korumak ve
artırmak için daha fazla stratejiye, daha fazla desteğe ihtiyacımız var."
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.