
Gaziantep yılın ilk yarısını 4,9 milyar dolar ihracatla kapattı
Gaziantep, %8,9 artış göstererek 706 milyon 736 bin dolar ihracat gerçekleştirdiği haziran ayıyla birlikte yılın ilk yarısını 4 milyar 851 milyon 454 bin dolarla kapattı....
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)
tarafından açıklanan haziran ayı ihracat rakamlarını değerlendiren Gaziantep
Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, “Haziran ayında
gerçekleştirdiğimiz 706 milyon 736 bin dolar ihracat ile bir önceki yılın aynı
ayına göre %8,9 artış başarısı gösterdik. Ocak-Haziran döneminde ulaştığımız 4
milyar 851 milyon 454 bin dolar ile de yılın ilk yarısını %1,41 artışla
tamamladık. Bu başarının yegâne mimarı ihracatçı üyelerimiz, iş insanlarımız ve
kıymetli çalışanlarını yürekten tebrik ediyor, başarılarının devamını
diliyorum" dedi.
Yaptığı açıklamada Türkiye’de
büyümenin kaynağının ağırlıklı olarak iç tüketim olduğunu söyleyen Başkan
Yıldırım, “Bu bize çok net bir şey söylüyor: Tüketimle bir yere kadar
büyüyebiliriz ama sürdürülebilir kalkınma için üretim ve ihracat şarttır.
Gaziantep, Türkiye’nin en fazla ihracat yapan 6. ili… Üretim gücü yüksek,
dirençli bir yapıya sahip Gaziantep… Ancak şunu da açıkça söylemeliyiz: Bu
direnç her geçen gün daha fazla sınanıyor. Küresel belirsizlikler, finansmana
erişimde yaşanan güçlükler, artan maliyetler… Sanayicimiz her geçen gün daha
fazla zorlanıyor" dedi.
Gaziantep’in hem yakın coğrafyada
hem de uzak pazarlarda rekabet gücüne sahip olduğunu fakat bunun ciddi riskler
barındırdığını ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti:
“Özellikle yakın pazarlarda
yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklar, ihracatçımız açısından ciddi bir
tehdit. Son olarak İran ile İsrail arasında yaşanan çatışmalar, sadece
sınırları değil, ticareti, güveni ve istikrarı da tehdit etti. Bu çatışmaya,
ABD’nin de dâhil olması endişeyi fazlasıyla artırdı. Bugüne baktığımızda
ateşkes sağlanmış olabilir ama yarının ne getireceğini bilemiyoruz ve bu risk
her zaman var. Gaziantep gibi sınır hattına yakın, ihracat odaklı bir şehir
için bu gelişmeler, taşımacılık maliyetlerinden lojistik sürekliliğe kadar pek
çok alanda büyük risk oluşturuyor. Ve bu tablo bize bir kez daha bölgesel
istikrarın iş dünyası için ne kadar hayati olduğunu gösteriyor. Bu süreçte
şehrimizin dış ticaret reflekslerini güçlendirmemiz, alternatif pazarlarla olan
bağlarımızı artırmamız ve özellikle lojistik çeşitliliğimizi artıracak
projelere odaklanmamız gerekiyor. Mevcut pazarlarımızda güçlü kalmaya
çalışırken, yeni pazarlara açılmak artık bir seçenek değil, bir zorunluluk
halini aldı. Dolayısıyla bu koşullarda, üretim ve ihracat gücümüzü korumak ve
artırmak için daha fazla stratejiye, daha fazla desteğe ihtiyacımız var."
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.